Kayıtlar

Serenad Şiir İncelemesi

Resim
  Serenad Yeşil pencerenden bir gül at bana, Işıklarla dolsun kalbimin içi. Geldim işte mevsim gibi kapına Gözlerimde bulut, saçlarımda çiğ. Açılan bir gülsün sen yaprak yaprak, Ben aşkımla bahar getirdim sana; Tozlu yollarından geçtiğim uzak İklimlerden şarkılar getirdim sana. Şeffaf damlalarla titreyen, ağır Koncanın altında bükülmüş her sak Seninçin dallardan süzülen ıtır, Seninçin karanfil, yasemin zambak… Bir kuş sesi gelir dudaklarından; Gözlerin gönlümde açan nergisler. Düşen öpüşlerdir dudaklarından Mor akasyalarda ürperen seher. Pencerenden bir gül attığın zaman Işıkla dolacak kalbimin içi. Geçiyorum mevsim gibi kapından Gözlerimde bulut, saçlarımda çiğ.                Ahmet Muhip Dıranas Şiirin Biçim Özellikleri Şiirin nazım birimi: Şiir dörtlükler halinde yazılmıştır. Şiirin tamamı beş dörtlükten oluşmuştur. Şiirin ölçüsü: 6 + 5 = 11’li hece ölçüsüdür. Şiirin uyak şeması: a b a b / c d c d / e f e f   / g h g h / ı j ı j

Eylül Roman İncelemesi

Resim
Eser Hakkında  Mehmet Rauf’un yazmış olduğu “Eylül” Türk edebiyatında ilk psikolojik roman olarak kabul edilir. Eser, ilk olarak Servet-i Fünun dergisinde 1900 yılında tefrika edildi. 1901’de kitap olarak okuyuculara ulaştı. Eser, 269 sayfadır. Romanın Özeti Süreyya, karısı Suad’la birlikte babasının köşkünde yaşamaktadır. Rahatına düşkün bir adam olan Süreyya, bir dairede memurdur. Yaz aylarını babasının Bakırköy’deki şehre uzak bağ evinde geçirmek zorunda olduğu için sıkıntılıdır. Sürekli yaz mevsimini Boğaziçi’nde bir yalıda geçirmenin hayalini kurar. Ancak aldığı maaş bu hayalini gerçekleştirmek için yeterli değildir. Süreyya’nın halasının oğlu Necib, arada sırada köşke misafir olarak gelmektedir. Necib, çalışmadan geçinen, vaktinin çoğunu eğlence yerlerinde geçiren, evlenmekten kaçan bir gençtir. Suad, kocasına sevgiden çok şefkat ve sadakatle bağlı bir kadındır. Evliliklerinde eski heyecanların kalmadığını hisseden Suad, kocasını mutlu etmek için bir şeyler yapmak iste

Hişt Hişt Öykü İncelemesi

Resim
Sait Faik Abasıyanık ’ın en sevilen öykülerinden biri olan “Hişt Hişt” adlı öykü, yazarın “Alemdağda Var Bir Yılan” adlı öykü kitabında yer almaktadır. Öyküde serim, düğüm, çözüm bölümlerinden oluşan belirgin bir olay yoktur. Anlatıcı, bir şeye kızmış ya da sinirlenmiş, neye sinirlendiği de bilmiyor. Zaten neye sinirlendiğinin de bir önemi yok. Önemli olan içinde bulunduğu ruhsal durumun, dış dünyayı algılayışını da etkilemesidir. Önce çevresindeki varlıkların doğal durumunu düşünüyor. “Otların yeşil olması, denizin mavi olması, gökyüzünün bulutsuz olması pekâlâ bir meseledir. Kim demiş mesele değildir, diye? Budalalık! Ya yağmur yağsaydı? Ya otların yeşili mor, ya denizin mavisi kırmızı olsaydı? Olsaydı o zaman mesele olurdu, işte.” Buradan anlıyoruz ki yazar, gündelik yaşamın her zamanki düzenini, olağan görüntülerini değiştirmek isteyen bir ruh hali içindedir. Ancak yazar, bu tutumunu da saçma buluyor. Gündelik gerçeklerin, alışılmışın dışına çıkma isteği, yazarın algılam

Kürk Mantolu Madonna Roman İncelemesi

Resim
Eser Hakkında İlk olarak 1943 yılında yayınlanan Kürk Mantolu Madonna adlı roman, Sabahattin Ali’nin en çok okunan eserleri arasındadır. Son derece deneyimsiz ve içine kapanık bir yapıya sahip olan Raif Bey ile Almanya’da tanıştığı Maria Puder arasındaki aşkı merkeze alan eser, bu ilişki dışında çeşitli toplumsal konular ve yazarın kendi hayatından kesitlere de yer veriyor. Romanın Özeti Roman, bankadaki işini kaybetmiş bir anlatıcıyla başlar. Anlatıcı Ankara sokaklarında gezerken, eski okul arkadaşı Hamdi’yi görür. Hamdi ona bir iş ayarlar. Anlatıcı, yeni işinde Raif Efendi adlı bir tercüman ile aynı ofisi paylaşmaktadır. Sık sık hastalanan, sessiz, sakin,   kendi halinde bir adam olan Raif Efendi, etrafındakiler tarafından ezilen, hor görülen, ancak bunlara hiçbir zaman tepki vermeyen, kendisine her söyleneni yapan bir adam olarak tanıtılır. Raif Efendi ile anlatıcı ahbaplık yapmaya başlar. Hasta olduğu günlerde acil çevirileri götürme bahanesiyle anlatıcı, Raif Efendi’nin

Sırça Köşk Öykü İncelemesi

Resim
Öykü Hakkında Sırça Köşk, Sabahattin Ali’nin ilk baskısı 1947 yılında yapılan aynı adlı kitabında yer alan, en etkili ve en çok okunan öykülerinden biridir. Öykünün Özeti İşi gücü olmayan, tembelliği ve rahat yaşamayı seven üç kişi bir şehre gelir. Şehirde “Sırça Köşk”ün gerekliliğine dair söylentiler çıkarırlar. Tüm şehir, işi gücü bırakıp bir Sırça Köşk yapar. Sırça Köşk’te yaşamaya başlayanlar rahat yaşamanın tadına varınca tüm halkı köşkün gerekliliğine inandırırlar. Zamanla halkta rahatsızlık ve sıkıntılar başlar. Ancak köşkle ilgili kafalarında ne kadar soru varsa uygun bir şekilde cevaplandırılır. Sırça Köşk’ün gerekliliğine inanırlar. Ancak halkta onlara bakacak güç kalmamıştır. Bunun üzerine Sırça Köşk’ün adamları halktan zorla yiyecek almaya, ayak direyenleri ise cezalandırmaya başlarlar. Kimse karşı çıkmayı göze alamaz. Çünkü Sırça Köşk’ü hiçbir gücün yıkamayacağına inanmışlardır. Halkın elinde bir şey kalmayınca, Sırça Köşk’ten çıkan bir emirle herkes elindeki son

Sisler Bulvarı Şiiri İncelemesi

Resim
sisler bulvarı elinin arkasında güneş duruyordu aylardan kasımdı üşüyorduk ağacın biri bulvarda ölüyordu şehrin camları kaygısız gülüyordu her köşe başında öpüşüyorduk sisler bulvarı’na akşam çökmüştü omuzlarımıza çoktan çökmüştü kesik birer kol gibi yalnızdık dağlarda ateşler yanmıyordu deniz fenerleri sönmüştü birbirimizin gözlerini arıyorduk sisler bulvarı’nda seni kaybettim sokak lambaları öksürüyordu yukarda bulutlar yürüyordu terkedilmiş bir çocuk gibiydim dokunsanız ağlayacaktım yenikapı’da bir tren vardı sisler bulvarı’nda öleceğim sol kasığımdan vuracaklar bulvar durağında düşeceğim gözlüklerim kırılacaklar sen rüyasını göreceksin çığlık çığlığa uyanacaksın sabah kapını çalacaklar elinden tutup getirecekler beni görünce taş kesileceksin ağlamayacaksın! ağlamayacaksın! sisler bulvarı’ndan geçtim sırılsıklamdı ıslak kaldırımlar parlıyordu durup dururken gözlerim dalıyordu bir bardak şarapta kayboluyordum gece bekçil

EN ÇOK OKUNAN YAYINLAR

Yağmur Şiiri İncelemesi

Çoban Çeşmesi Şiir İncelemesi

Elli Kuruş Öykü İncelemesi

Küçük Ağa Roman İncelemesi

Çalıkuşu Roman İncelemesi